Milet okulunun Şefi ve bütün iyonya okullarının atası olan Thales milattan önce 624 yılında doğmuş, milattan önce 546 yılında da ölmüştür. Milattan önce yaşayan yedi büyük bilginin en etkilisi ve en önemlisidir. Milattan önce 6. yüz yılın başlarında hareketli bir ticaret merkezi olan Milet’te yetişen Thales’le başlayan düşünce geleneği bugün de kaybolmuş değildir. Bu gelenek mitolojik düşünceden rasyonel düşünceye geçişi simgeler.
Thales düşüncelerini öğrencileri yoluyla yaymış ve arkasında yazılı bir metin bırakmamıştır. Matematik astronomi ve doğa felsefesiyle uğraşan büyük bir bilgedir. Kendi çağında eriştiği parlak ününü geniş bilgisine borçludur. M.Ö.585’de meydana gelen güneş tutulmasını önceden haber verecek kadar Astronomi. Gemilerin kıyıdan ne kadar uzakta olduklarını hesaplayabilecek kadar geometri ve matematik bilgisine sahiptir.
Mısıra seyahatler düzenlemiştir ve Mısır matematik okulunun ilk öğrencilerindendir. Bu seyahatlerde Mısır piramitlerinin boyunu piramitlerin gölgelerinin boyunu ölçerek bulmuştur. Mısırdan döndüğünde geometriye bir çok teorem kazandırmıştır.
En önemli bilimsel nitelikte görüşü, evrenin sudan meydana geldiği hipotezidir. Thales’in, çoğu bilgisini mısır ve diğer ülkelere yaptığı gezilerden topladığı söylenebilir. Ancak evrenin sudan oluştuğu görüşü kendi başlattığı düşünce geleneğine özgüdür. Ne Mısırda nede başka bir başka yerde doğaya yepyeni bir yaklaşımı simgeleyen bu devrimsel nitelikteki görüşün izine rastlanmamıştır.
Thales’e göre evreni anlamak için onun yapısal niteliğini anlamamız gerekmektedir. Evrenin yapısal niteliği ise maddedir. Bu görüşüyle Thales materyalist felsefeyi başlattı. Thales ve onu izleyenler evrenin yapısal niteliğinin basit bir madde olduğunu, ancak bu basit maddenin değişik biçimlere dönüşmesiyle evrenin karışık bir yapı niteliğini kazandığını belirtmişlerdir.
Thales’in evrensel ilke olarak suyu seçmesinin gerçek nedenini bilmemekle birlikte, suyun yaşam için zorunlu olması, sıvı katı ve gaz biçimlerini alması akla yakın nedenler arasında gösterilebilir.
Evrenin doğal sayılması ve doğada olup bitenlerin doğaüstü mitolojik güçlere başvurmaksızın anlaşılabilir olduğu varsayımı, Thales’le başlayan geleneğin düşüncemize kazandırdığı en büyük katkıdır.
Thales bilimi iş dünyasında da kullandı ve ciddi ekonomik kazanımlar sağladı. Aristo’nun anlattıklarına göre Thales Hala kış olmasına rağmen, Astronomi’deki yeteneklerini kullanarak, o yılın zeytin hasatının çok olacağını öngörmüş. Millet ve Kinos’da zeytin ezicilerini çok uzuca kiralamış. Hasat mevsimi geldiğinde birçok zeytin üreticisinin bu ezicilere ihtiyacı doğduğundan Thales, daha yüksek bir fiyata bunları geri kiralamış ve hatırı sayılır miktarda para kazanmış. Bu durum karşısında halk, felsefecilerin eğer isterlerse çok kolay zengin olabileceklerine kanaat getirmiş.
