Büyük İslam bilgini Ebü’r-Reyhan Muhammed b. Ahmed el-Biruni el-Harizmi 973 yılında, bugün Sovyet sınırları içerisinde kalmış bulunan Harezmi’de doğdu. Gerçek adı, Ebu Reyhan Muhammed’tir. Küçük yaşlarda babasını kaybetmiş, annesi tarafından yoksulluk içinde büyütülmüştür. Harizmşahların himayesinde saray terbiyesi ile eğitim hayatına başlamıştır. Yaşadığı çağa Biruni asrı denilmesine neden olan Biruni, zeka harikası kabul edilmektedir.
Yaşadığı çağın en büyük bilginlerinden. Babasını çok küçükken kaybetti. Annesi, dağdan odun toplayıp satarak geçinen fakir bir kadın. Rey’de Cürcan’da, Gürgenç’te bulundu. 28 yaşında, büyük eseri “Asarü’l-Bakıye”yi yazdı. Eserde, bütün eski milletlerin kronolojik bilgilerine ve astronomik malumata yer verdi.
1017 yılında Harezm’i fetheden Gazneli Mahmud, Biruni’ye büyük ilgi gösterdi ve kendisini refakatine alarak Gazne’ye götürdü. Biruni’nin Gazne’deki hayatı, kendisine ilim sahasında yeni ufuklar açtı. Kısa zamanda fizik, matematik, astronomi, metroloji (ölçü ilmi), tıp, eczacılık, felsefe coğrafya, jeoloji, mühendislik, tarih ve kronoloji konularında ihtisas kazandı, eserler verdi.
Riyaziyat, fizik ve astronomi sahalarında çok sayıda buluşları vardır, izafi sıkletlerin (özgül ağırlık) tayinine, dünyanın tul ve arzına, güneş ve ayın hareketlerine, üstürlaap imaline, akşam karanlığı ve küsuf esnasında meydana gelen astronomik olaylara, sıcak ve soğuk su arasındaki ağırlık farklannın tesbitine, deniz suyundan tuz istihsaline, nebatatta cari bazı tabii kanunlara ait olanları, bunlardan bazılarıdır.
Riyaziyat, hey’et ve coğrafyaya ait incelemelerini “Kitabü’t-Tefhim” ve “Kanun el-Mesûdi”sinde, Harezm, Hindistan ve Afganistan’da yaptığı rasatlar ile jeoloji ve jeodeziye ait meseleleri “Tahdid-i Nihayat el-Amakin”inde, tıp ve eczac lığa dair bilgileri “Kitab el-Şeydana”sında toplamıştır. Çeşitli konularda 113 eser yazmıştır.
Çeşitli ilâç ve nebatın isimlerini Arabça, Farsça, Yunanca, Süryanice, Hintçe, Sanskritçe, Türkçe ve Harizmce olarak topladığı “Kitab-el Şeydana” bir lisan hazinesidir.
Büyük bir cihan coğrafyası yapmak üzere faaliyete geçmiş, 10 arşın çapında büyük ve yarım küre vücuda getirerek, coğrafi yerlerin tül ve arzını, kendi incelemeleriyle bunun üzerine kaydetmiştir. “Tefhim” adlı eserinden alınma bir harita, bugün elde bulunmaktadır.
Biruni, coğrafyacı ve müverrih olduğu kadar, uzman bir mühendistir. Nişabur’da, kariz ve lağımlar inşa etmiş, kanal, nehir ve kuyulardan yükseklere “Dolap” vasıtasıyla su çıkarma usulünü ilk defa o bulmuştur.
Biruni, tenkit fikri, fikir cesareti ve fikir namusu ile de temayüz etmiştir.
Kuran-ı Kerim yanında başka dinlerin kitaplarını da okumuş, batıl dinlerin bilginleriyle görüşmüş; Yunan filozoflarını, Zürdüştlük, Şamanizm ve Maniheizm’i incelemiş ancak bu genişlik onun samimi bir Müslüman olmasını engellemediği dibi. onlara düşman da olmamıştır, “insanların fikir ve içtihatları çeşit çeşittir. Cihanın mamuriyeti, bü içtihatların çeşitliliği iledir” demiştir.
Birûnî Türklerin islâmiyet’e girmelerini, insanlık ve ilim için bir kazanç olarak görmüş, alkışlamıştır.
O, Kur’ân ve sünnete bağlı, ibadetlerine son derece düşkün, Hz. Peygamber’e hayran, samimi bir Müslümandır. İslamiyet’in “temizlik” konusundaki prensiplerini her fırsatta medhetmiş, içki ve kumarı, Allah’ın kısa insan ömrü hakkındaki emirlerini idrakten aciz insanların işi saymış, bir coğrafyacı ve astronom olarak kendisine yaptırılan “Kıble tayini” işinden büyük manevi zevk duyduğunu belirtmiş, bazı ayetleri gerçek bir “Takiü’d-Din el-Hilali”, “Bu tefsiri ancak İslamın büyük bir imamı yapabilir” demiştir.
Yaşadığı devirde yalnız islam aleminin değil bütün dünyanın en büyük bilginlerinden olan Biruni, 1051 yılında, büyük eserler verdiği Gazne’de vefat etmiştir.
Eserleri
180 civarında eser yazdığı tahmin edilen Biruni’nin maalesef sadece 32 eseri günümüze kadar ulaşmıştır. Bu eserlerden en önemlileri şunlardır;
- El-Âsâr’il-Bâkiye an’il-Kurûni’i-Hâli-ye: Günümüzde Beyazıt Devlet Kütüphanesinde korunan ve Biruni’nin eski uygarlıklar ile ilgili kronolojik bilgiler verdiği ve astronomiden bahsettiği eseridir.
- El-Kanûn’ül-Mes’ûdî: Biruni’nin Gazneli Sultanı Mesud’a ithafen yazdığı bu eserinde astronomi,astroloji,jeodezi,coğrafya ve meteroloji konusunda yaptığı çalışmalara yer vermiştir.
- Kitâb’üt-Tahkîk Mâ li’l-Hind: Biruni’nin 1030 yılında Hindistan’da kaleme aldığı bu eserde Hint kültürü,tarihi ve coğrafyasından bahsetmiştir.
- Tahdîd’ü Nihâyeti’l-Emâkin li Tas-hîh-i Mesâfet’il-Mesâkin: İstanbul Kütüphanesinde bulunan bu değerli eserde Biruni farklı şehirler arası enlem ve boylamı bulma, kıbleyi tayin etmenin yanı sıra coğrafi,astronomik,astrolojik ve jeolojik bir takım bilgilere de yer vermiştir.
- Kitâbü’l-Cemâhir fî Mâ’rifet-i Cevâ-hir: Birçok disiplini içerisinde barındıran bu eserinde psikoloji,fizyoloji,sosyoloji,tıp,kimya ve madencilik ile ilgili bilgiler vermiştir. Bu eserinde yer verdiği çalışmasında 23 katı ve 6 sıvı maddenin özgül ağırlığını günümüzdeki değerlerine çok yakın şekilde tespit etmiştir.
- Kitâbü’t-Tefhîm fî Evâili Sıbaâti’t-Tencîm: Yıldızlar hakkındaki bu eseri genellikle soru cevap şeklinde olup 1029 yılında tamamlamıştır.
- Kitâbü’s-Saydele fî Tıp: Biruni’nin bu eserinde tıp ve eczacılıkla ilgili bilgiler vermiştir. Bu eser 1930 yılında Bursa’nın Kurşunlu Cami kütüphanesinde bulunmuştur.
UNESCO Courier dergisi 1974 yılında çıkarttığı özel sayısında Biruni’yi “1000 yıl önce yaşamış evrensel deha” olarak tanıtmıştır. Biruni çağının ötesinde çalışmalara imza atmış ve o dönemin kısıtlı imkanlarına rağmen yaptığı çalışmalar bu değerli bilim insanının neden çağın ötesinde bir deha olarak nitelendirildiğini açıklıyor.