Refik Halit Karay

Son Güncelleme 8 ay önce
Doğum : 1888
Ölüm : 1965
Galatasaray Sultanisi okulunda (1900-1906) okudu ve okulunu tamamlamadan okulu terk etti. Ertesi yıl Hukuk Okuluna girdi (1907); Aynı zamanda Maliye Nezareti, Devair-i Merkeziye Kalemi’ne katip olarak girdi.
İkinci sınıf hukuk öğrencisi iken (1908) II. Meşrutiyet ilan edildiğinde Servet-i Fünun’da tercüman oldu. Kısa süre sonra Tercuman-ı Hakikat (1909) isimli gazetede çalışmaya başladı. “Fecri Ati” topluluğuna katıldı (1909). Kalem isimli mizah dergisinde (1901) “Kirpi” lakabı ile mizahi yazılar yazdı. Daha sonra Cem mizah dergisinin genel yayın yönetmeni oldu ve aynı lakabıyla siyasi mizahını sürdürdü (1910-1911). İttihat ve Terakki Cemiyeti’ni eleştiren yazıları büyük ilgi gördü ve Kirpinin Dedikleri adlı bir kitapta toplandı (1911). Destek verdiği Hürriyet ve İtilaf fırkası göreve gelince Beyoğlu Belediye Başkatibi oldu (1912).
İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin, tekrar iş başına gelmesinin ardından, Mahmut Şevket Paşa’nın vurulması sonucunda Sinop’a sürüldü (1913). Sinop, Çorum, Ankara ve Bilecik’te sürgünden sonra (1913-1918) Robert Koleji’nde yaklaşık bir yıl boyunca Türkçe öğretti; Vakit, Tasvir-i Efkâr, Zaman gazetelerinde yazılar yazdı. Mütareke döneminde, Damat Ferit Paşa‘nın talimatıyla posta Telgraf müdürlüğüne getirildi(1919). Kurtuluş Savaşı döneminde Sabah, Alemdar ve Peyam-i Sabah gazetelerinde yazdı. O zamanlar Aydede adlı çok popüler bir gazeteyi kurdu (1922). Kurtuluş Savaşı’na karşı yazdığı yazılar ve yaptığı davranış nedeniyle “Yüzellilikler” listesine alındı. Beyrut ve Halep’te sürgün hayatı yaşadı (1922-1938). Bu süre zarfında, Doğruluk Yolunun (1924) ve Vahdet’in (1928) isimli Halep gazetelerinin liderliğini üstlendi. Yezidin Kızı (1939) vb. gibi romanları yazdı; Anavatanı için özlemi ve çektiği yabancılığı Gurbet Hikayeleri (1940) isimli eserinde yayınladı.
Edebi Kişiliği
Sahip olduğu ünü mizahi hikayeler ve mizahi yazılar dışında yazmış olduğu siyasi anlatılar sayesinde kazandı. Genç yaşta sürgüne gönderildiği Sinop, Çorum, Bilecik’in gözlemlerinden istifade ederek yazdığı 1919 tarihli Memleket Hikayeleri kitabında, ülkenin gerçeklerini ve insanların yaşamlarını yansıttı. Yalnızca Türkülerde ve halk hikayelerinde anılan Anadolu halkı, İlk kez düzenli ve bilinçli bir şekilde aydın toplulukların edebiyatına girdi. Ömer Seyfettin ile birlikte, yeni yazı dilinin benimsenmesi ve yaygınlaştırılmasına öncülük etti.
Roman alanında yazdığı ilk eser İstanbul’un İçyüzü kitabında II. Abdülhamit dönemi ile Birinci Dünya Savaşı sonrası yıllarına kadarki insanları canlandırmıştır(1920).Bu eser, İstanbul’un yeni çağını, eski İstanbul’un yaşamını, havasını ve insanları ile karşılaştırıyor. Kitapta, o dönemin alışılmış tekniği dışında yeni bir teknik kullanılmış, giriş gelişme sonuç yerine birbiriyle alakasız görünen olayların ve şahısların küçük tablolar halinde anlatılması yoluyla dönem yansıtılmıştır.
Diğer Refik Halit Karay Eserleri
Refik Halit Karay başta gözlemlere dayanarak, ülkenin gerçekleri üzerine yazılar, eve döndükten sonra çeşitli ülkelerde ve zamanlarda sık sık kurmaca olaylarla kaplı “egzotik” macera romanları yazdı.
- Nilgün (3 cilt: Türk Prensesi Nilgün, 1950; Mapa Melikesi Nilgün, 1950; Nilgün’ün Sonu, 1952; tek cilt 1960),
- Yeraltında Dünya Var (1953),
- Dişi Örümcek (1953),
- 2000 Sevgilisi (1954) vb.
Siyasi eleştirileri ve mizahi sohbetleri yer alan eserler
- Ago Paşa’nın Hatırdan (1918),
- Bir avuç saçma (1939) vb’dir.
Anıları;
- Minelbab İlel-mihrab (1946),
- Bir ömür boyunca (1980) kitaplarındadır.