
- Nelson Rolihlahla Mandela ya da kabile adıyla Madiba, Güney Afrikalı Anti Apartheid aktivist ve Güney Afrika Cumhuriyeti'nin ilk siyahî devlet başkanı. 1994'te ilk defa tüm halkın katıldığı seçimlerde devlet başkanı seçilmiştir.
- Görev süresi :10 Mayıs 1994 - 14 Haziran 1999
- Meslek: Devlet Adamı
- Doğum: 18 Temmuz 1918 Mvezo, Güney Afrika
- Ölüm: 5 Aralık 2013 (95 yaşında) Johannesburg, Güney Afrika
- Ölüm: 5 Aralık 2013 (95 yaşında) Johannesburg, Güney Afrika
- Çocukları: 6
Son Güncelleme 4 ay önce
Nelson Mandela, Doğum tarihi ve yeri; 18.7.1918, Mvezo, güney Afrika – Ölüm tarihi ve yeri; 5 Aralık 2013, Johannesburg, Güney Afrika.
Ulusal Afrika Kongresi (African National Congress) lideri Nelson Rohlihlahia Mandela siyah Güney Afrikalıların ırk ayrımına karşı savaşlarının simgesidir. Tutuklu kaldığı 28 yıl (1962-90) boyunca da hedeflerinden sapmadı Mandela. Serbest bırakıldıktan sonra Beyaz hükümetle yaptığı görüşmelerde ırk ayrımına son verilmesini sağladı ve Mayıs 1994’te Güney Afrika’nın ilk siyah devlet başkanı olarak seçildi.
Nelson Mandela’nın Hayatı
Umtata/Transkei’de dünyaya gelen Nelson Mandela’nın annesi, Hhosa (Zosa) kabilesi şefinin karılarından biriydi. Üç kardeşiyle birlikte büyüyen Nelson Mandela 1938’de Siyahların özel bir üniversitesi olan Fort Ha-re’de hukuk öğrenimine başladı. Bir öğrenci grevini örgütlemesi yüzünden, aradan iki yıl geçmeden, üniversiteden atıldı. 1941’de gittiği Johannesburg’ta, başka işlerin yanı sıra polislik yaptı, altın madenlerinde bekçi olarak çalıştı. Televizyonla yapılan açık öğretim fakültesini 1942’de bitirerek avukat oldu.
1942: ANC’ye (Ulusal Afrika Kongresi) Girmesi
Siyahların önderi Walter Sisulu’nun etkisi altında kalan Mandela 1942’de African National Congress’e girdi. ANC’ nin ılımlı politikasını beğenmeyen Nelson Mandela, 1944’de Sisulu ve Oliver Tambo ile birlikte Gençler Ligasını kurdu. Bu grup Afrika’nın bağımsızlığını savunuyor ve ANC’yi Afrikalı militan bir örgüte dönüştürmek istiyordu. 1944’ten beri Sisulu’nun yeğeniyle evli olan Mandela 1947’de Gençler Ligası’nın başına getirildi.
1949’dan sonra: Direnişin Örgütlenmesi
Irk ayrımının genişletilmesine taraftar olan Ulusal Parti’nin (NP) 26 Mayıs 1948 seçimlerini kazanmasından sonra, Gençler Ligası ANC’nin kontrolünü üstlendi. Yeni başkan Albert Luthuli’nin yönetimi altında Mandela genel sekreterliğe atandı ve ANC’yi Siyahların önemli politik gücü haline getirdi. Sivil halkın ayaklanma kampanyalarını örgütleyen Mandela 1952’de tutuklandı ve ilk kez haklarını kısıtlayan bir cezaya çarptırıldı. Bir yıl boyunca toplantılara katılması ve Johannesburg’dan ayrılması yasaklandı.
1955: Halk Kongresi
Mandela yeraltında 26.6.1955 tarihli Halk Kongresi‘nin hazırlıklarını yaptı. Kliptown’daki toplantı yerinin karşısındaki otel penceresinden, taksi şoförü kılığında çeşitli ırk gruplarına (Siyah, Hintli, Melez, Beyaz) mensup temsilcilerin, öncülüğünü kendisinin yaptığı özgürlük yasasını görüşüp kabul etmelerini izledi. Mandela 1956’da Ulusal Kongre’ye kaplanlardan 150 kişilik bir grupla birlikte tutuklanarak vatana ihanetle suçlandı (1961’de beraat etti).
Kefalet karşılığında serbest bırakıldıktan sonra direniş kampanyaları örgütlemeye devam etti. Bu kampanyalar 21.3.1960’ta Sharpeville’de çıkarılan pasaport yasasına karşı düzenlenen protesto yürüyüşüyle kanlı doruk noktasına ulaştı. Hükümet olağanüstü hal ilan etti (30.3) ve ANC’yi yasakladı (8.4) Mandela böyle bir durum karşısında ANC’nin varlığını güvence altına alacak bir plan hazırlamıştı. Artık ülkenin her yanında devlet denetiminden kaçan küçük siyasi hücreler oluşturulmaktaydı.
1961’den Sonra: Yeraltı Çalışmaları
Nelson Mandela 1961’de yeraltında, ülkede politik değişikliklerin sağlanması için sabotaj eylemleriyle savaşlarım yürüten “Ulusun Mızrağı” adlı örgütü kurdu. Siyahların ülke dışına çıkmaları yasak olduğu halde, Mandela ANC savaşçılarının eğitimi için parasal yardım sağlayabilmek ve propaganda çalışmalarını yürütebilmek amacıyla 1962 ortalarında İngiltere’ye ve bazı Afrika ülkelerine gitti. Döndükten bir ay sonra (5.8.1962) tutuklanarak “greve kışkırtmak ve ülkeyi pasaportsuz terk etmek” suçlamalarıyla beş yıllık hapis cezasına çarptırıldı (7.11.1962). 150’yi aşkın sabotaj eylemini hazırlamak ve gerçekleştirmekle suçladıkları Mandela’ya 12.7.1964’te açılan bir diğer davada hakimler ömür boyu hapis cezası verdiler.
1964-90: Nelson Mandela Hapishane Yılları
Kendisinden söz etmek ya da fotoğraflarını yayınlamak yasak olduğu halde, Nelson Mandela tutuklu bulunduğu sırada Siyah Afrika’nın miti haline geldi. Ağır bir hastalığı olmasına karşın boyun eğmedi ve şiddetten vazgeçeceğini kamuoyuna açıklaması koşuluyla, serbest bırakılacağına ilişkin hükümetin önerisini reddetti. 11.2.1990 tarihinde devlet başkanı Frederik Willem de Klerk Mandela’yı herhangi bir koşula bağlanmaksızın serbest bıraktı. Siyahlar Mandela’yı karşılamak için muhteşem bir şölen hazırladılar. Bir yıl sonra da, 1958’de evlenip birlikte iki çocuk sahibi olduğu ikinci eşi Winnie’den boşandı.
1991’den Sonra: Irk Ayrımcılığının Çökertilmesi
Nelson Mandela’nın Nobel Barış Ödülünü Alması
1991’den sonra ANC başkanlığına getirilen Nelson Mandela, Cumhurbaşkanı de Klerk ile yaptığı görüşmelerde ırk ayrımının kaldırılmasını ve Siyah halkın eşit haklarla katılacağı ilk serbest seçimlerin yapılmasını sağladı. Her iki politikacı 1993’te Nobel Barış Ödülü’ne layık görüldü. ANC, uzlaşmaya yönelik politikası yüzünden radikal Siyah örgütlerce eleştirilmesine karşın, 1944 Nisan sonunda yapılan seçimlerden oyların yaklaşık üçte ikisini alarak çıktı. Mandela Cumhurbaşkanı oldu ve bu görevini 1999’a kadar sürdürdü.
Nelson Mandela Sözleri
– Tüm insanların uyum içinde birlikte yaşadıkları ve eşit haklara sahip oldukları demokratik ve özgür bir toplum hayali hiç aklımdan çıkmıyor. Bu ideal uğrunda yaşıyorum ama gerekirse bunun için ölmeye de hazırım.
– Dünyayı değiştirmek için kullanabileceğiniz en güçlü silah eğitimdir.
– Hayattaki en büyük zafer hiçbir zaman düşmemekte değil, her düştüğünde ayağa kalkmakta yatar.
– Bağımsız zihinleri olan dostları severim, zira sizin sorunları bütün açılardan görmenizi sağlarlar.
– Özgür olmak, sadece birisinin zincirlerini kırması değildir ancak başkalarının özgürlüğünü artırmak ve başkalarının özgürlüğüne saygı duyacak şekilde yaşamaktır.
– Biriyle anladığı dilde konuşursanız zihnine, eğer onun kendi dilinde konuşursanız kalbine hitap etmiş olursunuz.
– Önemli olan derinin rengi değil, değerlerinin rengidir.