Napolyon Bonapart

- Doğum tarihi: 15 Ağustos 1769, Ajaccio, Fransa
- Ölüm tarihi ve yeri: 5 Mayıs 1821, Longwood House, Longwood, Saint Helena
- Boy: 1,57 m
- Defin tarihi ve yeri: 15 Aralık 1840, Les Invalides, Paris, Fransa
- Eş: Marie Louise, Parma Düşesi (e. 1810–1821), Joséphine de Beauharnais (e. 1796–1809)
- Filmler: Le mémorial de Sainte-Hélène
Son Güncelleme 6 ay önce
Napolyon Bonapart, büyük generaller yetiştiren, 19.yy başlarındaki Avrupa’nın en önemli adamıdır. Askerliğin bir medeniyet, bir fen, bir teknik işi olduğunu gösteren komutanlardandı. Avrpa kıtasına hürriyet ve eşitlik getirme iddiasındaydı. Büyük bestekâr Beethoven’ı bile etkilemişti.
Napolyon Bonapart (Napoléon Bonaparte) 15 Ağustos 1769 ‘da Korsika’da doğdu.Bonapart’lar fazla varlıklı bir aile değildi. Çocuk yaşta, monarşi Fransa’sında ‘ancienne régime’( eski rejim)’ in, orta sınıfları rejimle ve askerlikle bütünleştirmek için kurdukları bir dizi okuldan Brienne le Château’da (briyen lö şato olarak okunur) askerlik hayatına başladı. 9 yaşındaydı. Burada kendi inatçılığı, yaratıcılığı ve zekâsıyla göze çarpmış olmalı ki, 16 yaşındayken ,’Ekole Militaire’ (Askeri okul)’a girdi. Bir sene sonra bu okulu bitirdiğinde topçu teğmeniydi.
1973’te yani ihtilalin yerleştiği ‘devlet terörü’ döneminde İtalya ordusuna tayin edildi. Ertesi sene Cenova yakınlarında ‘Dego’da başarısız bir deneyimi oldu. Bu belki çok dikkat çekmedi ama birkaç ay sonra Toulon önlerinde bekleyen Fransız ordusuna katıldı. Burada bir topçu olarak karşı devrimci şehri kuşatıp teslim olmakta olağanüstü kabiliyetler gösterdi. Tuğgenerallik rütbesine yükseldi.1796-97 yılları içinde İtalya Bonapart ile tanıştı.
Bonapart’ın İtalya’daki başarısızlıkları önemsenmeyecek kadar azdır. Aksine burada büyük başarılara imza attı. Her şeyden önce askerlerini o kadar iyi kullanıyor ve karşısındaki düşmanın birliklerini o derece birbirinden ayırarak müdahalede bulunuyordu ki; ‘Parçala ve Yok et’ yöntemiyle Avrupa askerlik tarihine ismini yerleştirmeye başladı.
1821’de 52 yaşında ölen fakat ömrünün son 7 senesini St. Helena’da hasta, kuşatılmış ve izole bir halde geçiren Napolyon’un ömrünün 45 yılı boyunca ismini dünya tarihine yazdırmayı başarmıştır.
Napolyon hiç şüphesiz, 19.yüzyıl başlarındaki Avrupa’nın yetiştirdiği en büyük generallerinden biridir. Askerliğin bir medeniyet, bir fen, bir teknik işi olduğunu gösteren komutanlardandır.
Kendi döneminde Rusya’nın Kutuzov’u, Avusturya’nın Arşidük Karl’ı( Aspern muharebesi kahramanı) İngiltere’nin Wellington gibi askerlik dehalarını çıkarmaları Napolyon’un askeri dehasının yarattığı bir tepkidir.
Napolyon’u püskürten İngiltere’nin büyük mareşali bile onun için “bu general geçilmez” demiştir.